Günün Manşetleri

Yiyeceklerini kar obruklarında saklıyorlar

Antalya'nın Akseki ilçesine bağlı 1920 metre rakımlı 80 haneli Çimi Yaylasında bölge sakinleri buzdolabı yerine kar obruklarını kullanıyor

Abone Ol

Doğal soğutucu

İlçeye bağlı Çimi yaylasında, yerel halk yaz aylarında karla dolu obrukları kullanarak yiyecekleri serin tutuyor. Deniz seviyesinden bin 900 metre yükseklikte bulunan Çimi yaylasının kuyu mevkisindeki obruklar, kış aylarında biriken karı yazın bile eritmeye direniyor. Yaz mevsiminde yaylaya gelenler, gıda maddelerini bu obruklarda saklayarak adeta doğal bir soğutucu olarak kullanıyorlar.

Manavgat İlçesi'nden yaz aylarında Çimi yaylasına çıkan Ramazan Arıcı, yaz mevsiminde yaylaya gelen vatandaşların obruğu soğuk hava deposu olarak kullanma geleneklerini anlattı. Obruğun derinliğinin yaklaşık 40 metre olduğunu ifade eden Arıcı, "Bu derin kar obruklarındaki sıcaklık sıfırın altındadır. Yerel halk, peynir, yağ, yoğurt, çökelek hatta etlerini burada saklar. Burada üretilen peynir özellikle kaliteli oluyor. Yoğurt yoğun kıvamda olur, yağlar da sertleşir. Adeta bir doğal soğuk hava deposudur. 80 haneli yaylada herkes bu obrukları kullanır. Göçerler, keçi ürünlerini karla dolu obruğa getirerek 2 ay süreyle burada saklarlar. Burası adeta bir doğal buzdolabıdır. Buzdolabı olmadığı için peynir, yoğurt, yağ gibi ürünleri burada koruma altına alıyoruz. Tulumlara ve bidonlara doldurulan yağ ve peynirler burada birkaç ay bekletildikten sonra muhteşem bir lezzete ulaşıyor. Bu alan bize eşsiz bir tat sunuyor" şeklinde açıklamada bulundu. Akseki İlçesi'ne ait Çimi Yaylası'na çıkan Yörüklerden Bilal Arıcı ise atalarından gelen bu geleneği sürdürerek ürettikleri peynirleri yaz aylarında sıcaklığı eksi 5-10 derece arasında değişen karla dolu obruğunda sakladıklarını ve mağarada saklanan peynirlerin daha lezzetli olduğunu, bozulma riskinin düşük olduğunu belirtti.

En lezzetli peynirin tulumla basılan peynir olduğuna dikkat çeken Arıcı, "Tulum peyniri deriye sarılır ve yaklaşık 3 ay boyunca karla dolu obruklarda olgunlaştırılır. Sonrasında ise pazarlarda satışa sunulur. Geçmişte atalarımız, peynirleri deri tulumlara bu şekilde basardı. Ancak yeni nesil, tulumla basılan peynirin özel lezzetini tam olarak anlayamayabilir. Tulum peynirinin özgün tat ve kalitesi gerçekten farklıdır" şeklinde açıklamada bulundu. Manavgat ilçesinden nisan ve mayıs aylarında hava koşullarına göre yaylaya çıktıklarını paylaşan Arıcı, “Yaylada keçilerimiz ve koyunlarımız doğal ortamda beslenir. Keçilerin sütünden yayıkla yağ çıkarırız. Ayrıca elde ettiğimiz sütten ürettiğimiz peynirleri ve yağları, sıcaklığı sıfırın altında 10-15 derece olan ve 35-40 metre derinliğe sahip karla dolu obruğa getiririz. Bu yerde üç ila dört ay boyunca dinlendirdikten sonra, yayla dönüşü peynirleri alarak pazarlarda satışa sunarız" ifadelerini kullandı.