Zeynep öğretmen, öğrencilere umut oluyor Zeynep öğretmen, öğrencilere umut oluyor

Yüzücü kulağı veya otitis eksterna genellikle neme maruz kalan kulaklarda gelişiyor. Çok fazla yüzen ve dalış yapan kişilerde görüşen kulak iltihabı genellikle yaz aylarında yaygın olarak görülüyor. Su ve nem kulaklarda enfeksiyon oluşturarak; kaşıntı, şişme, akıntı, kulakta tıkanma, duymada azalma ve şiddetli ağrıya yol açabiliyor. Alınacak birkaç küçük önlem ile kulak sağlığını korumak ve yaz aylarını daha keyifli geçirmek mümkün oluyor. Memorial Antalya Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, yaz mevsiminde sıkça karşılaşılan dış kulak yolu iltihaplarından korunma yöntemlerini anlattı.

"Kulakların nemli kalması enfeksiyona neden oluyor"
Yaz ayları ile birlikte dış kulak yolu iltihabı sıklığının net bir artış gösterdiğine dikkat çeken Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, “Bu artışın nedeni sık duş alma, sık denize ve havuza girmektir. Dış kulak yolunun rahat havalanamayan dar yapısı, ıslanınca tam kuruyamayıp nemli kalmasına yol açar. Eğer kişi sürekli neme maruz kalırsa, kolaylıkla enfeksiyonlara yakalanabilir. Özellikle yüzücülerde ve doğuştan dış kulak yolu dar olanlarda bu duruma daha sık rastlanır. Kulak kanalında kalan su nedeniyle bakteriler kanalda hızla üremeye başlar ve enfeksiyona neden olur” dedi.
Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, dış kulak yolu iltihabının belirtilerini şu şekilde sıraladı:
“Kulakta kaşıntı, dış kulak yolunda şişme, akıntı, tıkanma, duymada azalma, şiddetli ağrı, çene hareketlerinde ve çiğnemede zorluk, kulak çevresinde veya boynun üst kısmında şişmiş lenf düğümleri, hafif ateş.”

“Nemli bırakılmayın”
Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, yaz aylarında kulak enfeksiyonundan korunmak için ise şu önerilerde bulundu:
“Havuz veya deniz sonrası kulağını, temiz bir peçete veya kağıt mendille kurulayın ve nemli bırakmayın. Nemli kulağı temizlerken sert bir şekilde ve çok karıştırmayın, dış kulak yoluna zarar vermemeye özen gösterin. Temizliğinden emin olduğunuz havuz veya deniz tercih edin. Havuz suyundaki klor miktarı da bu hastalığa yakalanmada önemli bir etkendir. Havuz suyunda bulunan klor dış kulak yolunun asit-baz dengesini bozarak, daha kolay enfeksiyona yakalanmaya neden olur. Klorlamada, günışığından, kullanan sayısına, sıcaklıktan, suyun kimyasal yapısına göre dozajlama gerekir. Bu yüzden sürekli bakımı ve kontrolü yapıldığından emin olunan havuzlar tercih edilmelidir. Kulaklık kullanıyorsanız her kullanımdan önce temizleyerek kulağınıza takın.”

“Tedavi için bir süre su ile temas edilmemeli”
Yaşlı, şeker hastası ve direnci düşük hastalarda enfeksiyon ilerleyerek malign otitis eksterna adı verilen ve kemik iltihabı ile seyreden daha şiddetli bir tabloya yol açabildiğine dikkat çeken Doç. Dr. İsmail Önder Uysal, “Bu belirtilerin görülmesi durumunda vakit geçirmeden bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulmalıdır. Bu hastalığın tedavisi için sık muayene; aspiratörle temizlik, uygun ilaç tedavisi, dış kulak yolundaki asit baz dengesinin sağlanması, ağrı kontrolü, şeker hastalığı gibi faktörlerin kontrolü, su ile temasın ortadan kaldırılması önemlidir” ifadelerine yer verdi.

Kaynak: İHA