TRT İstanbul Müdürü Abdulhamit Avşar, duruşma öncesi yaptığı açıklamada, “Artık hesap zamanı. Bu ihanetlerin, Türk ve dünya kamuoyuna anlatılabilmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz” dedi.

FETÖ tarafından organize edilen 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde 3 kişinin şehit olduğu, 50 kişinin yaralandığı TRT’nin Harbiye’deki yerleşkesinin işgal edilmesine ilişkin 32 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar cezaevinden getirilirken, bazı tutuksuz sanıklar da salonda hazır bulundu. Duruşmada, sanıkların kimlik tespitlerinin yapılmasına başlandı.

Duruşma öncesi TRT İstanbul çalışanları, 15 Temmuz Gazileri ve şehit yakınları Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önündeki meydanda basın açıklaması yapıldı. TRT İstanbul adına açıklama yapan TRT İstanbul Müdürü Abdulhamit Avşar, “Artık hesap zamanı” sözüyle başladığı basın açıklamasında, “15 Temmuz 2016 gecesi, binlerce yıllık şanlı bir maziye sahip, peygamber ocağı ordumuzun içine sızmış bir güruh, ülkemizin varlığına, bütünlüğüne, demokrasimize karşı kalleş bir darbe girişimi başlattı. Fetullahçı Terör Örgütü’ne mensup bu güruhun hedefler arasında milletin yayın organı Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu da vardı. Ankara’da Genel Müdürlük binasının yanı sıra İstanbul Müdürlüğü’nün Ulus ve Harbiye yerleşkeleri de işgal edildi” dedi.

TRT Ulus yerleşkesinin emniyet güçleri, mülki yetkiler ve vatandaşların gayretleri sonucu işgalcilerden kurtarıldığını dile getiren Avşar, “Bugün duruşmaları başlayan İstanbul Müdürlüğü’nün Harbiye yerleşkesinde daha ilk andan itibaren hain darbeciler tarafından sivil halkın üzerine acımasızca kurşun yağdırıldı” ifadelerini kullandı.

Darbe gecesi Faslı Cevad Merrun, Trabzonlu Fahrettin Yavuz ve Kastamonulu Murat Demirci’nin TRT işgalinde şehit düştüğünü belirten Avşar, “TRT ailesi olarak başta Genel Müdürümüz ve yöneticilerimiz olmak üzere, bu hainlerin yargılanmasını yakından takip edeceğiz. Bu ihanetlerin, Türk ve Dünya kamuoyuna anlatılabilmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz” dedi.

Şehit Fahrettin Yavuz’un ağabeyi Fuat Yavuz ise, “Bizler çok şükür ki şehit ailesiyiz. Bu ülkenin kurtuluşunda, Türk bayrağının kırmızı oluşunda benim kardeşimin kanının olması inanın bize gurur veriyor” ifadesini kullandı. Birlik Haber-Sen ve Memur Sen de adliye önünde pankart açıp basın açıklaması yaparak davanın takipçisi olacaklarını söylediler.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 7'si rütbeli olmak üzere 24'ü tutuklu 32 askerin "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme", "cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya TBMM'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme" suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet ile farklı oranlarda hapis cezalarına çarptırılması isteniyor. Bazı sanıkların ayrıca "terör örgütüne üye olmak", "bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak için kasten öldürme", "kasten öldürmeye teşebbüs", "mala zarar verme", "kamu malına zarar verme", "kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engellemeye teşebbüs etme" ve "hürriyeti tahdit" suçlarından değişen oranlarda hapsi talep ediliyor.